KOBİ’ler ve yeni teşebbüsler için alternatif bir sermaye kaynağı olarak öne çıkan kitlesel fonlama, yatırımcı ve teşebbüsçüler için birçok fırsat sunuyor. Bu fonlama modeliyle firmaların daha az maliyetle yatırım almasının mümkün olduğunu belirterek, kitlesel fonlamanın yaratıcı fikirleri ve inovasyonu desteklediğini söz etti.
Akla gelen birinci şey ‘melek yatırım’ değil, ‘kitlesel fonlama’ olmalı!
Kitlesel fonlama ile ilgili kritik noktalara değinen Bikem İnce İnanç: ‘Start-up firmalarının, gelecek vadeden ve güçlü projeleri olanların, finansman muhtaçlığını karşılayan en uygun alternatif kaynak kitlesel fonlama. Aslında akla gelen birinci şey ‘melek yatırım’ değil, ‘kitlesel fonlama’ olmalı. Zira borsaya kote olabilecek güçte ve büyüklükte olamayan teşebbüsçüler için bu yatırım modeli can suyu oluyor. Kitlesel fonlamayı Türkiye’ye getiren ve uygulamasını devam ettiren SPK onaylı özel şirketler var. Bu şirketler üzerinden müracaat süreçleri, kriterlerin kâfi olup olmadığı üzere süreçler ilerletiliyor. Şayet kelam konusu teşebbüs minimum niteliklerdeyse bu aracı kurumlar ilgili şirketi fonlamaya açıyorlar. Bu fonlanma büyük-küçük her tıp yatırımcının olduğu geniş bir yatırımcı kitlesine sunuluyor. Dileyen şirkete tüm raporlarını, proje fizibilitelerini inceledikten sonra yatırım yapabiliyor. Sürecin en büyük artısı melek yatırımcılık mantığında olduğu üzere iş fikrinizi tek bir kişi ya da kuruma büyük bir hisse karşılığında vermemeniz. Velhasıl fikrinizi ve emeğinizi sermaye uğruna kaybetmemeniz. Süreç içinde tabi ki fonlamaya dahil olan hisse sahiplerine şeffaf ve aracı kurumun kontrolünde tüm datalarınızı sunmak durumundasınız. Devir sonunda kar dağıtımı yapılacaksa tüm hak sahipleri bu hakkından yararlanıyor. Girişimci birkaç sene sonra yatırım muhtaçlığı sona erdiğinde yeni hisse bedeli üzerinden hak sahiplerine ödeme yaparak hisselerini geri alabiliyor. Bu noktada ortada SPK onaylı aracı kurumların varlığı da her iki taraf için en büyük garanti. “ kelamlarına yer verdi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
